Bir sabah uyandınız, yüzünüzü yıkamak için banyoya yöneldiniz. Dünyaya gözlerinizi zor açıyorsunuz, tıpkı bir yenidoğan gibi. Yüzünüzü yıkadıktan sonra aynaya bir bakış attınız. O da ne, karşınızda 70 yaşındaki haliniz duruyor! İrkildiniz önce şokla, sonra gerçek mi rüya mı diye ayılmaya çalışırken aynadaki görüntünüz sizinle konuşmaya başlıyor:
⁃ İşte dostum bir gün aniden böyle ayılacaksın.
⁃ Ödümü kopardın! Böyle aniden gelinir mi? Baskın yapar gibi…
⁃ Asıl böyle aniden gelinir ki, bu karşılaşmanın sende tokat etkisi olsun.
⁃ Yaşlanmanın yavaşlığı, mütemadiyen geçen günlerin hesabını tutmamızı engelliyor haklısın
⁃ Bu karşılaşma senin için bir şans olsun o zaman! Bu yaşındaki senden öğrenmek istediğin ne var?
⁃ Allahım harika bir fırsat! Biliyor musun? Bir karar vermeye çalışırken, hep senin mutlu olacağını düşündüğüm seçimler yapmaya gayret ediyorum. Senin mutluluğun için doğru kararlar veriyor muyum bunu çok merak ediyorum!
⁃ Büyük fedakarlık doğrusu! Teşekkür ederim nezaketin için ama benim var olup olmayacağım, nerde ve nasıl olduğumun belli bile olmadığı olası bir gelecek versiyonunun mutluluğu adına nasıl karar verebilirsin ki? Hem mutluluk bir anlık duygu, onu garantileyeni bulursan şimdiden tapınmaya başla!
⁃ İyi de neye göre hareket edeceğim o zaman? Kararlarımı neye dayandıracağım? Seni memnun edeceğimi hayal etmek bile bana güç veriyor kararlarımda?
⁃ Peki sana soruyorum acaba zihnindeki ben kimim? Kimi mutlu etmeye çalışıyorsun aslında?
⁃ Hayatımı iyi yaşadığımda vardığım noktasın… Bazen toplumun içinde başarılı olduğum anları hayal ediyorum. Sevdiklerimin benle gururlandığı… Boşa geçirilmemiş zamanların ve emeklerimin ödülü, ancak senin mutluluğun olur benim için…
⁃ Peki boşa geçirilmiş zaman nedir? Zamanın dolu dolu geçmesi, neyle doldurulmasıdır?
⁃ Zaman zaman ben de bunun sorgulamasını yapıyorum. O zaman da gelecekteki benin mutluluğuna işaret eden eylemlere yöneliyorum. Sanki bugün yaptıklarımın yarın ki çıktıları adına yaşıyorum. Evet aynen bu…
⁃ Peki bugün yaptıkların senin memnun olduğun şeyler mi?
⁃ Bunu düşünmeliyim, hemen cevaplamam zor… Bazıları evet, bazıları hayır sanırım.
⁃ Çok ilginç değil mi? Yıllardır beni düşünerek yaşadığın hayatı, kendi memnuniyetin adına pek de sorgulamamışsın… Düpedüz kendini ihmal etmek bu, bir de kendini başaramadıkların için eleştirerek ve beğenmeyerek cezalandırıyorsan kendi istismarcın bile sayılabilirsin.
⁃ Beni tokatlıyorsun ama… Ben seni onca mutlu etmeye çalışayım, sen ise ilk karşılaşmamızda mideme yumduğu at!
⁃ O midedeki yumruk hazmedemediğin seçimlerin olmasın… yaşadığın hayatla kendini gerçekten beslemeden abur cubur değerlerle zehirlediğin ağrılar…
⁃ Ben sana mutlu musun diye sormuştum sanki… Ne ara konu bana geldi anlamadım. Ama sana olan sorularımın cevabının, bugünkü benin memnuniyetine dayandığını anlıyorum. Karma karışığım şu an. Seçimlerimde yolumu kaybetmiş hissediyorum. Kaybolmak kötü hissettiriyor:)
⁃ Kaybolmuş değilsin, sadece ne istediğini bilmiyorsun. Çünkü bunu epey ihmal etmişsin. Bu kötü hisse sıkı sıkı sarılmalısın, kendine çok yakın bir noktadasın şu anda… İstemeden gidiyor olabileceğin bir yolun ortasındasın ve hala kendin için gidebileceğin nice nice yollar var… İstediklerini ve kendini keşfetme zamanı!
⁃ Ahhh nasıl da haklısın!!! Bugün o ölümcül kazayı geçirişimin ilk yıldönümü. Geçen yıl da o kadar acıya rağmen yeniden doğmuş gibi hissetmiştim. Ne ilginç, şimdi de acıyla karışık bir tazelik hissediyorum.
⁃ Kazalar, çarpmalar, tokatlar ve yumruklar… Her ne yapıyorsak onlara mola verip, kendimize döndüğümüz ve değişim yarattığımız fırsatlara dönüşebilir. Bu sabah çarpışması da senin fırsatın artık. Yanıma gelene kadar, kendi hayallerini, isteklerini, becerilerini ve beceremediklerini sana emanet ediyorum. Sen onları gözettikçe, ben zaten memnun olacağım, hatırla…
⁃ Günaydın Bayan Memnun, sonunda ay-ıldım evet 🙂
Peki siz yaşlılığınızla nasıl bir içsel diyalog kurardınız? Bilge tarafınız bugüne dair size neler anlatırdı? Böyle içsel konuşmalar, içinizdeki farklı yönlerinizle temas etmenize ve karşılaşmanıza rehberlik edebilir. O parçaların ihtiyaçlarını, nerden geldiklerini ve neye çabaladıklarını farketmek bilinçli bir hayat adına önemlidir. İçinizdeki orkestra şefinin işini kolaylaştırmanın ve yaşamdaki ahenkli melodilerinizi yaratmanın yollarından biri de böyle kendinizle karşılaşma anları!
Klinik Psikolog Esra Arda